Tarihi geçmeyen yiyecek olur mu? Evet var. Eğer doğru saklanırsa bazı yemekler asla bozulmazlar. On yıllar boyunca dolabınızda durabilirler. Çöpe atmadığınız için hem paradan tasarruf etmiş hem de yemek israfı yapmamış olursunuz.
İŞTE ASLA TARİHİ GEÇMEYEN 9 YİYECEK
1-Bulyon Kalıplar
Buzdolabı rafınızdan çıkarıp atmanıza asla gerek yoktur çünkü bulyon kalıpları içindeki tuz miktarıyla dolapta yaşamını sürdürebilir.
2- Soya Sosu
Yüksek miktarda tuz içeren soya sosu karanlık bir kutuda her an tüketime hazır bekleyebilir.
3-Vanilya Özü
İçinde %40’a yakın alkol bulundurduğu için vanilya özü sonsuza kadar dayanabilir. Saf vanilya özü değilse içine bir çok katkı maddesi kattıkları için alkolün etkisi azaldıkça yaşamları da azalır. Ancak safına sonsuza dek güvenebilirsiniz.
4-Sirke
Sirkeler asitli doğalarından ötürü kendini koruyan bir yapıya sahiptir. Bazı sirkeler, örneğin elma, uzun zaman sonra renk değiştirebilir. Ancak sirke üreten enstitülerin de dediği üzere, tüm değişikler sadece fizikseldir. Yenmesi sıkıntı teşkil etmez.
5-Şeker
Hem beyaz hem kahverengi şeker eğer hava geçirmeyen bir kabın içinde, sıcaktan ve ışıktan saklanırsa sıkıntı çıkarmadan tüketilebilir. Azıcık bile nem şekerle temas ederse sertleşme gerçekleşebilir. Bunun sonucunda bakterilere yeni bir ev olabilir. Ancak doğru kap ve dolapla yaşam süresi sonsuzdur.
6-Beyaz Pirinç
Özellikle beyaz olması önemlidir çünkü diğer pirinçler içerdikleri yağ bakımından dolayı daha tehlikelidir. Ancak beyaz da öyle bir yağ problemi olmadığı için havasız kap da hayatına devam edecektir.
7-Mısır Nişastası
Toz halinde olmasına rağmen kendini koruyabilen besin diğerlerinde olduğu gibi karanlık ve kapalı bir alanda bulundurulmalıdır.
8-Tuz
Bakterileri susuz bırakabilen bir besin olduğu için, tuz, yemekleri korumakta kullanılan bir araçtır. Ancak içine katkı maddesi konmuşsa, mesela iyot, normal tuza göre yaşam süresi kısalacaktır.
9-Bal
Bal bir süre sonra kristalize hale gelebilir ama bu tüketilemez demek değildir. Dayanıklıdır çünkü içinde sadece %17 su vardır. Bu da demek oluyor ki bakterilerin üremesi çok daha zordur. Bakterileri susuz bıraktığı için kendi kendini koruma görevi üstlenmiş gibidir.
